Herkese Merhabalar, ben MR SAMET ve bugünkü konumuz Monika'nın yan karakterleri öldürmekte haklı olup olmadığı. İyi seyirler!
İlk olarak olayları anlamak istiyorsak oyunun nasıl kodlandığını bilmemiz lazım. DDEK'nün mantığı aslında basit. Oyun edebiyat kulübündeki kızlardan biriyle sevgili olma üzerine kurulu bir flört simülatörü . Hatta dikkat ederseniz karakterlerin ne kadar yapmacık olduğunu farkedeceksiniz. Natsuki Tsundere, Yuri Dandere, Sayori Deredere gibi.. tiplemelere sahip. Monika'ya da ne kadar Yandere yakıştırması yapılsa da ben buna pek katılmıyorum. Sizde neden böyle düşündüğümü videonun ilerleyen dakikalarında anlayacaksınızdır.
Başlarken aklımızda bulundurmamız gereken en önemli konu DDLC'yi ne kadar bütünsel olarak bir kod yığını olarak görsek de hikayesel olarak böyle davranamayız. Çünkü oyun tamamıyla kodlardan oluşsa da oyunun hikayesinde Monika bilinç kazanıyor ve bir oyunun içinde olduğunun farkına varkıyor. Monika diğer karakterlerle bir değil. Monika bilinç kazandıktan sonra diğer karakterlere bakış açısı da değişiyor. Onların hepsi bir kod yığını olduğunu, yaptıkları şeyleri, verdikleri kararları kendi iradeleriyle vermediklerini farkediyor. Monika'nın diğer karakterlere bizim herhangi bir c.ai botu ya gta npc'si ne baktığımız gibi bakmaya başlıyor. Çünkü onlar kodlanmış bir yapay zeka parçaları, bir avuç otonom kişilik. Sadece oyuncuya aşık olmak için tasarlanmış kuklalardan ibaretler. Monika'ysa gerçekten aşık oluyor. Ancak oyunun kodlarında bu yok. Oyun sadece Yuri, Sayori ve Natsuki ile flörtleşmemize izin veriyor. Oyunda Monika sadece yan karakter.
Ve bu kısımda Monika'nın psikolojisini de anlamalıyız. Monika'ya birden bilinçleniyor. Ve etrafının farkına varıyor. Düşünsenize birden size bir aydınlanma geliyor. Ve herkesi bir robot olarak görüyorsunuz sadece kendilerine kodlanan şeyleri yapıyorlar. Bu gerçekten çok korkunç olurdu ve tanıdıklarınıza asla aynı gözle bakamazdınız. Yaptıkları şeylerin yapmacık olduklarını farkettikçe ızdırap çekerdiniz. İşte Monika'ya da aynısı oluyor. Kendisinin de dediğine göre " Dünya gözünde gitgite grileşmeye ve düzleşmeye başlıyor. Ve kocaman dünyada tek başına kalıyor. Hatta dediğine göre eğer bizimle karşılaşmasaydı belki de bu soyutluktan kurtulmak için intihar edeceğini de söylüyor.
Biz kendi sevdiğimiz şeyleri seven biri bulunca ilk soru bombardımanına tutarız. İşte bunu seviyor musun, şunu biliyor musun diye.. direk üzerine yapışırız. Peki tek başına kaldığınız bir dünyada sizden biriyle karşılaşsanız.. Hemde yalnızlıktan kendizi öldürmeyi düşünürken. O sizin için bir kurtarıcı bir melek olur adeta.
Ve Monika öldürmekten zevk alan bir psikopat değil. İlk önce Sayori ile olan beni hersabah evimden alırmısın tarzı muhabbetlerde sözü kesiyor. Ve Sayori'nin karakterimizden uzaklaşması için bozuk psikolojisini biraz daha bozuyor. Normalde Sayori'nin bizden uzak durması gerekirden, Monika' nın planı ters tepiyor. Ve Sayori bize aşkını ilan ediyor. Ve Monika Sayoriyi öldürmek zorunda kalıyor. Ardından oyunu tekrardan başlatıyor. Bu sefer Yuri ile Natsuki' nin kötü taraflarını gösteriyor ve karakterimizden uzak durmaları için onların dosyalarıyla oynuyor. Ve kulüp aktiviteleri bittiğinde bizimle konuşmaya çalışıyor ama ilk gün Yuri ikinci gün ise oyun izin vermiyor ve şiir sekansına geçiyor. Son gün Monika tekrar şansını denese de Yuri, Natsuki ve Monika'yı bağırarak dışarı çıkarıyor. Ancak Monika odadan Natsuki gibi korkmuş bir şekilde değil, sırıtarak çıkıyor.
Hiç bir şekilde oyunun gidişatını değiştiremeyeceğini anlayan Monika, tüm karakterleri ve tüm evreni temizliyor. Ve sadece kendisiyle bizim olduğumuz bir oda oluşturup kendi sonunu oluşturuyor. Tıpkı bizim için yazdığı şarkıda geçtiği gibi "Eğer bu dünya bana bir son yazmıyorsa her şeye sahip olmam neye yarar". Peki buraya kadar tamam da Monika bizi görmüyor, bize nasıl aşık olabilir ki. Bu onunda kod ürünü olduğunu kanıtlamaz mı diyenleriniz olacaktır. Bunun da basit bir cevabı var.
Stupendium'un şarkısında da geçen "Ben çirkin biri değilim, ama nasıl arkadaşlarını ölüme terkedecek kadar bana âşık olabilirsin ki?". Aslında Monika bize aşık değil! Evet, gerçekten! Saçmalama diyor olabilirsiniz, ancak dikkat ederseniz Monika'nın bize âşık olduğunu gösteren bir söz geçiyor mu. Hayır! Çünkü Monika sadece bizimle konuşmak istiyor. Ve bize çok değer veriyor. Eğer kulüpteki herhangi biriyle çıkarsak bir süre sonra oyunun biteceğini ve varlığının silineceğini ya da sonsuza kadar yalnız kalacağını biliyor. Ve yaptıklarını da kendi varlığı için ve sadece sadece ama sadece bizimle konuşabilmek için yapıyor. Tıpkı aynı zevklere sahip kişilerle yaptığımız gibi.

Yorumlar
Yorum Gönder